İnsanoğlunun tabletlere olan ilgisi ilk olarak iPad ile başlamadı. Çok eskilere
gidiyor aslında. Daha kağıt icat olmamışken bilgi taş ve kilden yapılmış
tabletlerde saklanıyordu. Daha sonra parşomentti, kağıttı derken tabletler
tarihe karıştı. Ta ki 19. yüzyılın sonlarına kadar. Aslında bu tarihte fikir
tomurcuğu haline gelen elektronik tabletlerin yaygınlaşması için 21. yüzyıla
kadar beklemek gerekecekti.
Tablet bilgisayarın tarihine baktığımızda iPad’den çok öncesine gitmek
gerekiyor.
2010 Nisan’ına gelene kadar tablet bilgisayar hayali ile onlarca çalışma ve prototip yapılmış. Adım adım bugün yanımızdan ayırmadığımız herşeyi yapabilen elektronik oyuncaklara gelinmiştir.
Tablet cihazların atası sayabileceğimiz ilk cihaz Tele-otograf’ın patenti Elisha Gray tarafından 1888 yılında Amerikan Patent Ofisinden alındı. Kendisi bazı kaynaklara göre ilk telefon prototipini de yapan kişi olarak kabul edilmektedir. 1942 yılında yine dokunmatik ekran üzerine el yazısı girişinin patenti H.C.Moody tarafından alınmıştır.
Kağıda yazmanın kolaylığını elektronik cihazlarda da arayan insanoğlu ardı arkasına yaptığı buluşlarla daha masaüstü cihazlar ortaya çıkmadan tablet bilgisayarların temelini atmaya başlamıştı. 1950‘lerde Tom Dimond, Stylator dediği cihazını tanıttı. Bu cihaz kalemle elektronik bir tablet üzerine yazılan el yazısını anında tanıyan yazılımı da içeriyordu.
1960’lı yılların başlarına gelindiğinde Rand Tablet tanıtıldı. Aslında Rand Tablet dahil bu tarihe kadar olan tüm gelişmeler elektronik bir alana özel kalemle veri girişini sağlıyordu. Gerçek anlamda tablet bilgisayarla tanışmak için Alan Kay ve Kubrick’i beklemek gerekecekti.
2010 Nisan’ına gelene kadar tablet bilgisayar hayali ile onlarca çalışma ve prototip yapılmış. Adım adım bugün yanımızdan ayırmadığımız herşeyi yapabilen elektronik oyuncaklara gelinmiştir.
Tablet cihazların atası sayabileceğimiz ilk cihaz Tele-otograf’ın patenti Elisha Gray tarafından 1888 yılında Amerikan Patent Ofisinden alındı. Kendisi bazı kaynaklara göre ilk telefon prototipini de yapan kişi olarak kabul edilmektedir. 1942 yılında yine dokunmatik ekran üzerine el yazısı girişinin patenti H.C.Moody tarafından alınmıştır.
Kağıda yazmanın kolaylığını elektronik cihazlarda da arayan insanoğlu ardı arkasına yaptığı buluşlarla daha masaüstü cihazlar ortaya çıkmadan tablet bilgisayarların temelini atmaya başlamıştı. 1950‘lerde Tom Dimond, Stylator dediği cihazını tanıttı. Bu cihaz kalemle elektronik bir tablet üzerine yazılan el yazısını anında tanıyan yazılımı da içeriyordu.
1960’lı yılların başlarına gelindiğinde Rand Tablet tanıtıldı. Aslında Rand Tablet dahil bu tarihe kadar olan tüm gelişmeler elektronik bir alana özel kalemle veri girişini sağlıyordu. Gerçek anlamda tablet bilgisayarla tanışmak için Alan Kay ve Kubrick’i beklemek gerekecekti.
1960’lı yılların sonuna gelindiğinde günümüzdeki tablet
bilgisayarlara ilk kez çok yaklaşıldı. İki kahraman farklı alanlarda tablet
bilgisayarı tasarlayarak oda büyüklüğünde bilgisayarların kullanıldığı o
günlerde dehalarını bize göstermiş oldular. Bunlardan ilki Xerox’un ünlü PARC
labratuvarında bilgisayar mühendisi olan Alan Kay, diğeri dahi sanatçı Stanley
Kubrick idi.
Alan Kay geliştirdiği ama asla hayata geçiremediği Dynabook
konsepti ile bugün ülkemiz başta olmak üzere birkaç ülke tarafından gündeme
alınan öğrencilere tablet cihazların dağıtılması ve basılı kitap yerine bu
cihazlardan kitap okumalarını sağlamak amacıyla geliştirildi.
Dynabook geniş bir ekran ve klavyesiyle tek parça olan tasarımıyla günümüz tablet bilgisayarlarına benzer bir şekle sahipti. Alan Kay hiçbir zaman Dynabook’u üretip ticari hale getiremedi ama daha sonra yıllarca çalıştığı Apple, bugün iPad ile dünyamızı değiştirdi.
Dynabook geniş bir ekran ve klavyesiyle tek parça olan tasarımıyla günümüz tablet bilgisayarlarına benzer bir şekle sahipti. Alan Kay hiçbir zaman Dynabook’u üretip ticari hale getiremedi ama daha sonra yıllarca çalıştığı Apple, bugün iPad ile dünyamızı değiştirdi.
Kay, 80‘lerin sonuna doğru Apple’dan ayrıldı ama Apple
Newton PDA dediğimiz cihazların atası kabul edilir (ilk değildir). Alan Kay
daha sonra “Her Çocuğa Bir Bilgisayar (One Laptop Per Child- OLPC)” programında
danışman olarak görüldü.